yaşam_koçu_mehmet_ulubey_adana
İÇERİK ÖZETİ
Günümüzde pek çok kişi hayatını tek bir hedef uğruna yaşamakta ve kendisine sağlıksız bir gelecek hazırlamaktadır. Örneğin kendisine sadece iş yaşamına adamış kişiler hayatlarının diğer önemli alanlarını ıskalarlar. Bir gün tek yönlü yaşamanın bedelini ağır öderler. Bu bedel bazen bir sağlık sorunu, bazen dağılmış bir aile veya depresyon olur. Böyle bir durumda kendinizi adadığınız alanın da pek bir anlamı kalmaz. Bu noktada yaşam koçluğu devreye girerek kişinin yaşamında tek bir hedefe yönelmeden denge kurmasını sağlayarak istediği hedeflere ulaşmasında ona rehberlik eder.
Yaşam koçu; kişiyi sıkıştığı ve kararsız kaldığı noktadan çıkarmayı amaçlar. Bunu yaparken de kişiye yeni bakış açıları kazandırır. Böylece kişinin şimdiye kadar farkına varmadığı güçlerini ortaya çıkararak hayatına yeni bir yön vermesini sağlar.
Ruh sağlığı yerinde olan ancak hayatında bulunduğu noktadan memnun olmayan, aradığı yönü bulamayan ya da o yöne doğru nasıl ilerleyeceğini bilemeyen kişilere verilen hizmete yaşam koçluğu denir.
Yaşam koçu ise; hayatında işinden başını kaldıramamaktan, yakınlarına ve kendine vakit ayıramamaktan yakınan ya da hayatta ne yapmak ve ne olmak istedikleri konusunda belirsizlik yaşayan kişilerin yaşamlarını dengeleyen ve yaşamlarına anlam kazandıran kişidir. Yaşam koçu kişiye sorular sorarak yanıtlarını bulmasına, önceliklerini belirlemesine, hedefler belirleyerek bunlara nasıl ulaşacağı konusunda rehberlik eder. Kişinin sorularına cevap vermez ve yönlendirme yapmaz. Koçluk yan yana yapılan bir yolculuktur.
Yaşam koçu öncelikle kişinin bulunduğu noktayı tespit eder. Danışanı analiz ederek zihin yapısını ve nasıl düşündüğünü anlamaya çalışır. Danışanın kişilik haritasını çıkartarak, doğru ve yanlışlarını görmesine yardımcı olur. Kişiyle ilgili yeterli bilgiye ulaşan yaşam koçu danışanıyla birlikte onun önceliklerini dikkate alarak ortak bir strateji geliştirir. Yani danışanın kendini yeniden şekillendirme sürecinde yol haritasını çizer. Bu süreçte danışanını büyük bir ilgi ve dikkatle dinleyen yaşam koçu; danışanını asla yargılamaz, eleştirmez ve zorlamaz. Ona daima enerji, güç ve motivasyon sağlar.
Yaşam koçu, danışanında yeni, güçlü, pozitif duygu ve düşünceler yaratarak onun değişimini destekler. Özetle; danışanın elindeki kartları alıp, en iyi şekilde oynamasına, bazen oyunun kurallarını değiştirmesine ya da daha iyi bir oyun kurmasına yardımcı olur.
Yaşam koçu seanslarda ve çalışmalarında as sorumluluk almaz, tüm sorumluluk danışandadır. Çünkü bir yaşam koçu asla danışanını yönlendirmez, yönetmez, asla akıl vermez. Ona akıllı sorular sorarak, danışanının farkındalığını geliştirir. Koçluk seansları esnasında danışanının itirazlarını ve gösterdiği dirençleri ustalıkla çözer.
Yaşam koçluğu kişinin değerleri, düşünceleri ve inançlarını fark ederek kendini tanımasını sağlar. Böylece daha gerçekçi hedefler belirlemesine yardımcı olur. Kişi böylece enerjisini hedefine ulaşmak için daha verimli ve odaklanmış eylemler için harcar. Bırakmak istediği alışkanlıklardan vazgeçerek enerjisini ve motivasyonunu artırır. Hayatın ve çevrenin daha farkında olur, huzur ve rahatlığı artarken, endişe ve çaresizlik hisleri azalır.
Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Ulubey son yıllarda oldukça popüler olan e-terapi & Online Terapi uygulamalarına başlayarak danışanları ile oldukça başarılı sonuçlar elde etmiştir ve etmeye devam etmektedir.
Sizde evinizin rahatlığında, randevu kaçırdım derdi olmadan, istediğiniz anda, hızlı ve güvenilir bir şekilde yaşam koçluğu hizmeti almak isterseniz hemen Uzman Psikolojik Danışman & Yaşam Koçu Mehmet Ulubey ile görüşebilirsiniz.
Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Ulubey’den Direk Randevu İçin: 0533 644 22 18
Yorumlar Göster
Merhaba,günaydın
Dün gece Gürkan ile beraber 5 sevgi dili kitabını okuduk, ben pdf yi indirip göz atmıştım zaten, ona da gönderdim o da okuyayım dedi sizin önerdiğinizi duymamış ya da bana ayrı önerdiniz tam emin olamıyorum. Kitabı okuduktan sonra ikimizde de farkındalık oluştu, en basitinden son görüştüğümüz gün sabah ben beraber kahvaltı yapıp sohbet etmek isterken onun için beraber bir şeyler izleyip sonrasında sevişmek sevgi göstergesi idi, sevgi dillerimiz farklı olduğu için birbirimizi anlamadık oysa yapmam gereken daha açık olmaktı, Gürkan'a onu uzun süredir görmediğimi bu yüzden onunla sohbet ederek kahvaltı yapmanın beni mutlu edeceğini sonrasında sevişecegimizi hatta sonrasında eğer isterse bir şeyler izleyebileceğimizi söylemeliydim. Yönlendirmekten kaçınmamalıyım, kendisi bulsun dememeliyim; o da denemeye açık olmalı bir şeyi beğenmediğim zaman bana sinirlenmek yerine beğendiğim başka bir şeye yönelmeli ve orta yolu bulmalıyız. Bunları aramızda da konuştuk, birbirimize kendimizi açıkça ifade ettik. Gürkan farkına vardığı şeyleri uygulamaya geçerse daha az problemimiz olacaktir. İşinden nefret edişimin nedeninin onu benden çalması düşüncesi olduğunun da farkına vardım, bu konuda da özverili olursak bunu da aşabileceğimizi düşündüm, düşünüyorum. Bilinçaltımdaki korkulardan arınıp ona olan takdirlerimi, onay sözcüklerimi daha fazla dile getirmeliyim çünkü Gürkan'ın sevgi dili bu. Benim onu çok sevmemden de önemli olan şey bu sevgiyi hissettirmem, ki aynı şekilde bu Gürkan için de geçerli. Dün gece ilk kez ikimiz de daha dikkatli davranırsak aslında çok büyük sorunlarımız yok u hissettim. Umarim Gürkan da tüm bunların farkındadır ve bir şeyler yoluna girer. Biraz fazla uzun oldu ama kısacası kitap tavsiyesi için cok teşekkür ederim, ederiz. İleride de sorunlar yaşadığımda başvuracağım bir kitap olacak. Sadece Gürkan için değil tüm sevdiklerim ile ilişkime yardımcı olacak bir kitap, annemin sevgi anlayışının mutfak dolaplarını silmek olması bana garip geliyordu ama onu da anlamış oldum :) hatta ilk önerdiğiniz zaman okumuş olsa idim son tartışmamızı da bu derece büyük olmamış olurdu muhtemelen. Tekrar teşekkür ederim.