Üstün Zekalılar Eğitimi

Üstün Zekalı Çocukların Gelişim Özellikleri Nasıldır?

Üstün zekalı bebeklerin ve çocukların gelişimlerini, üç evrede, üç başlık altında incelemek mümkündür. Fiziksel özelliklerini, bilişsel özellik ve yapılarını, ayrıca sosyal ve duygusal özelliklerini inceleyebiliriz.  Bebek ve çocuklardaki özelliklerin çoğu, bu üstün yetenekli, üstün zekalı çocukların sosyal çevrelerindeki var olan olanaklar ve etkileşimlerle kazanılmaktadır. Üstün yeteneğin gelişmesi, uygun çevresel ortamın ve bu ortamda gerekli eğitimin sağlanması ile mümkün olmaktadır.

Günümüze kadar yapılan sosyal, bireysel ya da laboratuvar çalışmalarında çocukların fiziksel gelişimleri ile zeka ve yeteneklerinin üstünlüğüne dair, doğrudan bir ilişki olduğuna inanılıyordu. Genel kabul, bu görüş üzereydi. Ancak, yakın dönemlerdeki çalışmalar, böyle bir doğrudan ilişkinin söz konusu olamayacağını gösterdi. Daha da önemlisi, ayırt etme ve tanılamada fiziksel özelliklere ait bir tanılama biçimi kullanılmamaktadır. (Bkz: Üstün Zekalıların Özellikleri – Yetenekleri Nelerdir?)

Üstün Yetenekli Çocukların Bilişsel Özellikleri;

Çok meraklıdırlar; ilgilendikleri konuya karşı, dikkatlerini yoğun bir şekilde yönlendirir. Problem çözme becerileri, son derece gelişmiştir. Neden-sonuç ilişkisi kurarlar. İlgi alanları hakkında, detaylı bilgi sahibidirler; bağımsız çalışmayı daha çok tercih ederler. Genelleme yapmada, ilişkileri görmede, bilgilerin transferinde yaşıtlarından ileri düzeydedirler. Orijinal fikirler geliştirirler, yaratıcıdırlar. Çok hızlı öğrenirler. Duyduklarını ve gördüklerini uzun zaman belleklerinde tutabilirler. Kendi sınıf düzeyinin üstünde kitaplar okumaktan hoşlanırlar. Zihinden işlem yapmada çok başarılıdırlar. Rutin veya tekrarlı işlerden hoşlanmazlar. Genellikle, okulda karşılaştıkları uyarıcılar onlara yetersiz gelir; dolayısıyla, canları çok çabuk sıkılır. Zaman, ölüm vb. soyut kavramların ne demek olduğunu yaşıtlarına göre daha çabuk kavrarlar. Oyun kurallarını hemen kavramakta, hatalarından ders almakta, istediklerini yapmak veya yaptırmak için diğerlerini ikna edici fikirler öne sürmektedirler.

Üstün Yetenekli Çocukların Sosyal – Duygusal Özellikleri;

  • Clark (1992) ve Silverman (1994), üstün yetenekli çocukların;
  • Gelişmiş ahlaki değerlere sahip,
  • Başkalarının duygu ve düşüncelerine karşı hassas,
  • Mükemmeliyetçi,
  • Beklentileri yüksek,
  • İdealist,
  • Duygusal derinliği olan,
  • Farkındalığı yüksek çocuklar,

Olduğunu belirtmektedirler. Her ne kadar, araştırmacılar ve eğitimciler, saydığımız bu özelliklerin, üstün yetenekli, üstün zekalı çocuklar arasında sıklıkla rastlanan durumlar olduğunun altını çizseler de bütün üstün yetenekli çocuklara genellemek doğru değildir.

Aşırı duyarlılık alanlarındaki farklılıklar bireyi diğerlerinden farklı kılmaktadır. Üstün yetenekliler konusunda yapılan araştırmaların çoğunda bu çocukların fiziksel özellikleri, zihinsel gelişimleri, ilgi alanları, kişilikleri, okul başarıları, uyum becerileri, öğrenme yaşantıları ve etnik özellikleri merak konusu olmuştur. Üstün yetenekli çocukların hangi özelliklere sahip olduğuna duyulan merakın altında, bu çocukları erken fark edebilme çabası yatmaktadır. Üstün yetenekli çocukların erken yaşta fark edilmesi, yeteneklerini geliştirmesi için ihtiyacı olan destek eğitimi alması ve uygun çevresel düzenlemelerin yapılması açısından büyük önem taşımaktadır.

Çocuklardaki üstün yeteneğin erken fark edilmesi ve bunun geliştirilmesine olanak tanınması, özellikle eğitimciler için son derece önemli; ancak, bir o kadar da zordur. Dolayısıyla, çocukları sınıf içinde çok iyi takip etmek, gündelik konuşmalarındaki farklılıkları anlamaya çalışmak gerekmektedir.

Literatürde, üstün yetenekli çocukların genellikle, normal gelişim gösteren çocuklara göre, yetenekli oldukları alanda daha hızlı ilerledikleri vurgulanmaktadır. Ancak, üstün yeteneklilik tiplerine gore bu hızlı ilerleme özelliği değişebilmektedir. Özellikle bir alanda yetenekli olan çocuğun, tüm gelişim alanlarında hızlı olması beklenmemelidir. Örneğin, görsel sanat alanında üstün yetenekli olan çocuk, sadece bu alanda yaşıtlarından üstün olma özelliği göstererek diğer gelişim alanlarında standart gelişim ritmi izleyebilir.

Üstün yetenekli çocukların bir ya da birden çok alanda daha hızlı gelişim gösterdikleri ve bu çocukların bazı ortak özellikler taşıdıkları ileri sürülmektedir.

Üstün zekalı çocuklar, yaygın görülen yargı kalıplarından dolayı sıklıkla “garip” ya da “acayip” gibi ifadelerle tanımlanıyorlar. Bir şekilde, özel veya sıradan ilişkileri yapılandırmakta ve devam ettirmekte zorlandıkları düşünülüyor. Oysa araştırmalar, tamamen farklı bir hikâye anlatıyor. Washington Üniversitesi’nden emekli Prof. Dr. Nancy M. Robinson’agöre; “Üstün çocuklar, bir grup olarak, kendi yaşıtları arasından tesadüfi seçilecek bir gruba oranla sosyal kırılganlık açısından daha güçlülerdir. Fakat üstün gençlerin hiçbiri, diğer insanların katlandıkları sosyal ve duygusal sorunlara ve karışıklıklara karşı bağışıklık kazanmamışlardır”.

Kolorado’daki Üstün Gelişim Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Linda K. Silverman, üstünlerin bazı bilişsel özelliklerinin, kişilik özelliğine nasıl aktarıldığına dair örnekler sunuyor. Aslında bu özellikler, sosyal bağlamda hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar doğurabilecek özellikler:

  • Olağanüstü akıl yürütme becerisi anlayışlı olmayı sağlayabilir,
  • Entelektüel merak, üstün çocuğun anlama ihtiyacı hissetmesine neden olabilir.
  • Hızlı öğrenme süreleri üstün çocukların bilişsel olarak uyarılma ihtiyacı hissetmelerine neden olabilir.
  • Hayal edebilme, gözünde canlandırabilme becerilerinin çok güçlü olması mükemmel bir mizah anlayışı edinmelerini sağlayabilir.
  • Öğrenme tutkusu yoğunluğa sebep olabilir: Bu, üstün çocukların sosyal durumlarda ortaya çıkan bazı anlara ya da söylemlere aşırı vurgu yaparak konuyu uzatmalarına sebep olabilir.

Kısaca, bu özel bebekler ve çocuklar, bir farklılık hissedildiği andan itibaren, yakından takip edilmeli ve destek olunmalıdır. Uzman gözetiminde desteklenmeleri durumunda gelişimleri süreklilik göstereceği ve zamanında müdahale edildiği için hırçın yapıları kontrol altına alınır. Uyum açısından zorlanmalar yaşadığı konular ve adapte sorunları yaşamaz. Aileler uzmanların direktifleri doğrultusunda en azından çocuklarına ve sevdiklerine gerekli değeri verir. Çeşitli konularda hiperaktif yapıya sahip çocukların bilincine varıldığı takdirde şımarık, agresif, hiperaktif, yaramaz, yaftalarından kurtarılarak üstün zekanın vermiş olduğu enerjiyi doğru değerlendirme ve doğru tabir etme eğilimine yönlendirilir.

Psikoterapist Mehmet ULUBEY

Psikoloji alanında 12 yıllık tecrübesi olan Uzman Psikoterapist Mehmet Ulubey daha çok aile, çocuk ve cinsellik üzerine çalışmaktadır. Her yıl ortalama 3000 kişinin kendisine, ailesine, cinselliğine ya da çocuklarına psikoterapi ve eğitimlerle ile farkındalık katmaktadır.